Bu yazımı şeker tüketiminizi sorgulamanız için hazırladım. Şekerin cilde zararından tutunda obezite, diyabet, kalp hastalığına kadar sağlığınızı nasıl olumsuz olarak etkilediğinden bahsedeceğim.
Yer fıstığı ezmesi, ketçap, mayonez, soslar ve en beklenmedik ürünlerde bile ilave şeker bulunduğunu biliyor muydunuz?
Birçok insan fast food alışkanlıkları nedeniyle hızlıca işlenmiş gıdalara yöneliyor. Bu ürünler genel olarak ilave şeker içerdikleri için günlük kalori alımlarının büyük bir kısmını oluşturuyor.
Amerika birleşik devletlerinde hazır yiyeceklere eklenen şeker, yetişkinlerin toplam kalori alımının %17’sini ve çocuklar için %14’ünü oluşturmaktaymış.
İlave şekerden aldığımız kalori günlük aldığımız kalori miktarının %10’undan daha az olmalıymış.
Uzmanlar, şeker tüketiminin obezitenin ve diyabet gibi birçok kronik hastalığın temel nedeni olduğunu düşünüyor.
Çok fazla şeker yemenin sağlığınız için kötü olmasının 11 nedenini okumaya hazır mısınız?
Hadi başlayalım…
1)Kilo Almanıza Neden Olur
Obezite, günümüzde dünya genelinde devamlı olarak artmakta ve özellikle şekerli içeceklerden alınan ilave şekerin buna neden olduğu düşünülmektedir.
Meyve suları, gazlı içecekler, soğuk çaylar gibi şekerli içecekler fruktozla doldurulur. Fruktoz tüketimi, nişastalı yiyeceklerde bulunan şeker türü olan glikozdan daha fazla acıktırır ve yeme arzusunu haddinden fazla arttırır.
Ayrıca fruktoz tüketimi, açlığı düzenleyen ve vücudunuza yemeyi bırakmasını söyleyen, doydum mesajını veren önemli bir hormon olan leptine direnç gösterir. Şekerli içecekler açlığınızı kesmez ve kilo alımına neden olur.
Araştırmalar sürekli olarak meyveli soda ve meyve suyu gibi şekerli içecek içenlerin içmeyenlere göre daha şişman olduğunu göstermiştir.
Özet: Çok şekerli ürünler tüketmek kilo almanıza neden olur ve visseral yağ birikimine yol açabilir.
2)Kalp Hastalığı Riskinizi Artırır
Şekerli ürün tüketmek, yüksek şekerli diyetler yapmak, dünyada bir numaralı ölüm nedeni olan kalp hastalığına ve birçok hastalığa yakalanma riskini arttırmaktadır.
Kanıtlar yüksek şekerli diyetlerin obezite, inflamasyon ve yüksek trigliserit, kan şekeri ve kan basıncı seviyelerine – kalp hastalığı için tüm risk faktörlerine – yol açabileceğini göstermektedir.
30.000’den fazla kişiyle yapılan bir araştırmada fazla şeker tüketenlerin, az şeker tüketenlere göre %38 oranında kalp hastalığına yakalanma riski olduğu ortaya koymuştur.
Sadece bir kutu kola 35 gram şeker içermektedir. Günlük tüketmeniz gereken şeker miktarını sadece bir kutu kolayla aşabilirsiniz.
Özet: Çok fazla şeker tüketimi obezite, yüksek tansiyon ve kalp hastalığı gibi faktörleri artırır. Yüksek şekerli diyetler, kalp hastalığından ölme riskinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir.
3)Sivilceli Bir Yüzünüz ve Vücudunuz Olur
Şekerli yiyecekler ve içecekleri yoğun olarak tüketmek sivilce gelişme riskini yükseltmektedir.
İşlenmiş tatlılar gibi yüksek glisemik indeksi olan yiyecekler kan şekeri düşük glisemik indeksi olan yiyeceklerden daha hızlı bir şekilde değerleri yükseltir.
Şekerli yiyecekler ve içecekler hızlıca kan şekeri ve insülin seviyelerini yükseltir ve bunların tümü vücudunuzda sivilce, akne gelişiminde rol oynayan androjen salgılanmasına, yağ üretimine ve iltihaplanmaya neden olur.
2.300 kişiyle yapılan bir çalışma, sıklıkla ve çok şeker tüketenlerde akne gelişme riskinin %30 daha fazla olduğunu belirlemiştir.
Ayrıca birçok insan grubunda yapılan çalışma göstermiş ki geleneksel, işlenmemiş gıdalar tüketerek kendi kırsal topraklarında yaşayan insanların kentsel ve yüksek gelirli alanlara kıyasla neredeyse var olmayan sivilce oranlarına sahip olduğu ortaya çıkmıştır.
Tüm bu bulgular işlenmiş, şeker yüklü yiyeceklerin akne gelişimiyle doğrudan bağlantılı olduğu teorisiyle örtüşmektedir.
Özet: Yüksek şekerli ürünler androjen salgılanmasını, yağ üretimini ve iltihaplanmayı artırabilir ve bunların hepsi sivilce gelişme riskinizi artırabilir.
4)Diyabet Riskinizi Artırır
Dünyada diyabet son 30 yılda iki kattan fazla artmıştır.
Bunun birçok nedeni olmasına rağmen aşırı şeker tüketimi ile diyabet riski arasında doğrudan bir bağlantı var. Çok fazla şeker tüketmenin neden olduğu obezite, diyabet için büyük bir risk faktörü olarak kabul edilir.
Yüksek şeker tüketimi, pankreasın kan şekeri seviyelerini düzenleyen hormon olan insülin direncini artırıyor. İnsülin direnci, kan şekeri seviyesinin yükselmesine neden olur ve şeker hastalığı riskiniz artar.
175’ten fazla ülkeden yapılan çalışmada diyabet gelişme riskinin her gün tüketilen 150 kalori şeker veya yaklaşık bir kutu şeker içeren soda için % 1.1 oranında arttığını tespit etti.
Diğer çalışmalar da meyve suyu da dahil olmak üzere şekerli, tatlandırılmış içecek içenlerin diyabete yakalanma ihtimalinin daha yüksek olduğunu göstermiştir.
Özet: Yüksek şeker kullanımı diyabete giden yolda obezite ve insülin direncine neden olabilir.
5)Kanser Riskinizi Arttırabilir
Aşırı miktarda şeker yemek bazı kanserlere yakalanma riskinizi artırabilir.
Birincisi, şekerli yiyecekler ve içecekler açısından yoğun ürünler tüketmek obeziteye neden olabilir ve bu da kanser riskinizi önemli ölçüde artırır.
Ayrıca şekerli ürünler vücudunuzdaki iltihabı arttırır ve her ikisi de kanser riskini artıran insülin direncine neden olabilir.
430.000’den fazla kişiyle yapılan bir çalışmada ilave şeker tüketiminin özofagus kanseri, plevral kanser ve ince bağırsak kanseri riskindeki artışa neden olduğu tespit edildi.
Bir başka çalışma, haftada üç kereden fazla tatlı çörek ve çerez tüketen kadınların bu yiyecekleri az tüketen kadınlara göre endometriyal kanser geliştirme ihtimalinin 1,42 kat daha fazla olduğunu göstermiştir.
Şeker tüketimi ile kanser arasındaki bağlantıya ilişkin araştırmalar devam etmektedir ve bu karmaşık ilişkiyi tam olarak anlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğu kesin…
Özet: Çok fazla şeker; risk faktörü olan obeziteye, insülin direncine ve enflamasyona neden olabilir. Sonunda kansere yakalanmanıza neden olabilir.
6)Depresyon Riskinizi Arttırabilir
Sağlıklı ve doğal ürün tüketimi ruh halinizi iyileştirmeye yardımcı olabilirken, ilave şeker ve işlenmiş gıdalardan oluşan ürünleri tüketmek depresyon geliştirme ihtimalinizi arttırabilir.
Kek ve şekerli içecekler gibi yüksek şekerli ürünler de dahil olmak üzere çok sayıda işlenmiş gıda tüketmek yüksek depresyon riski ile ilişkilendirilmiştir.
Araştırmacılar kan şekeri salınımı, nörotransmiter düzensizliğinin ve iltihabın şekerin zihinsel sağlık üzerindeki zararlı etkisinin nedeni olabileceğine inanmaktadır.
22 yıl boyunca 8.000 kişiyi takip ederek yapılan bilimsel bir çalışma; günde 67 gram veya daha fazla şeker tüketen erkeklerin, günde 40 gramdan az yiyen erkeklerden % 23 oranında daha fazla depresyon geçirme ihtimalinin olduğunu göstermiştir.
69.000’den fazla kadın üzerinde yapılan bir başka araştırma; yoğun şeker alımının, az şeker alımına olanlara kıyasla daha yüksek bir depresyon riskine sahip olduğunu göstermiştir.
Özet: Yoğun şeker tüketimi hem kadınlarda hem de erkeklerde depresyon riskini arttırabilir.
7)Cildinizin kırışma ve yaşlanma sürecini hızlandırabilir
Kırışıklıklar doğal yaşlanma belirtisidir. Sağlığınız ne olursa olsun sonunda ortaya çıkarlar. Ancak yoğun şeker tüketimi nedeniyle kırışıklıklar daha da kötüleştirebilir ve cilt yaşlanma süreciniz hızlanabilir.
İleri glikasyon son ürünleri (AGE’ler), vücudunuzdaki şeker ve protein arasındaki reaksiyonların oluşturduğu bileşiklerdir. Deri yaşlanmasında anahtar rol oynadığından şüphelenilmektedir. Rafine karbonhidrat ve şekerli ürünler tüketmek cildinizin erken yaşlanmasına neden olabilecek AGE’lerin üretimine yol açar.
AGE’ler cildin gerilmesine ve genç görünümünü korumasına yardımcı olan proteinler olan kolajen ve elastine zarar verir. Kolajen ve elastin hasar gördüğünde cilt sıkılığını kaybeder ve sarkmaya başlar.
Bir çalışmada ilave şekerler de dahil olmak üzere daha fazla karbonhidrat tüketen kadın, yüksek proteinli-düşük karbonhidratlı diyeti olan bir kadına göre daha kırışık bir görünüme sahipti…
Özet: Şekerli gıdalar, cildin yaşlanmasını ve kırışıklık oluşumunu hızlandıran AGE’lerin üretimini arttırabilir.
8)Hücresel Yaşlanmayı Arttırabilir
Telomerler, genetik bilgilerinizin bir kısmını veya tamamını tutan moleküller olan kromozomların sonunda bulunan yapılardır. Telomerler, kromozomların bozulmasını veya kaynaşmasını önleyerek koruyucu kapaklar olarak işlev görür.
Yaşlandıkça, telomer doğal olarak kısalır ve bu da hücrelerin yaşlanmasına ve bozulmasına neden olur. Telomerlerin kısalması yaşlanmanın normal bir parçası olmasına rağmen sağlıksız yaşam tarzı seçimleri süreci hızlandırabilir.
Yüksek miktarda şeker tüketmenin hücresel yaşlanmayı artıran telomer kısalmasını hızlandırdığı bilinmektedir.
5.309 erişkinde yapılan bir çalışma, düzenli olarak şekerli ve tatlandırılmış içeceklerin içilmesinin daha kısa telomer uzunluğu ve erken hücresel yaşlanma ile ilişkili olduğu tespit edilmiştir.
Özet: Çok fazla şeker yemek, hücresel yaşlanmayı artıran telomerlerin kısalmasını hızlandırabilir.
9) Enerjinizi Yok Eder
Ürünlere eklenen şeker oranı kan şekeri ve insülin seviyelerini yükselterek enerjinin artmasına neden olur. Ancak enerji seviyelerindeki bu artış kaçınılmaz sonu da beraberinde getirir.
Şeker yüklü ancak protein, lif veya yağ içermeyen ürünler kısa bir süre sonra hızlı bir şekilde kan şekerinde keskin bir düşüşe neden olur. Kan şekeri değişiminin sürekli olması enerji seviyelerinde büyük dalgalanmalara neden olabilir.
Bu enerji boşaltma döngüsünden kaçınmak için ilave şeker oranı düşük ve lif açısından zengin karbonhidrat kaynaklarını seçin.
Örneğin; küçük bir avuç bademle birlikte bir elma yemek, uzun ve tutarlı enerji seviyeleri için mükemmel bir atıştırmalıktır.
Özet: Şekerli gıdalar, kan şekeri yükselmesine ve ardından enerji seviyenizi olumsuz yönde etkilenmesine neden olabilir.
10)Karaciğer Yağlanmasına Yol Açabilir
Yüksek miktarda fruktoz alımı yağlı karaciğer riski ile ilişkilendirilmiştir.
Vücuttaki birçok hücre tarafından alınan glukoz ve diğer şeker türlerinin aksine fruktoz tamamen karaciğer tarafından parçalanır.
Karaciğerde fruktoz enerjiye dönüştürülür veya glikojen olarak depolanır.
Bununla birlikte karaciğer, fazla miktarda yağa dönüştürülmeden önce sadece çok fazla glikojen depolayabilir.
Fruktoz formundaki çok miktarda ilave şeker karaciğerinize aşırı yüklenerek karaciğerde aşırı yağ birikmesi ile yağlı karaciğer hastalığına (NAFLD) yol açar.
5.900 yetişkin üzerinde yapılan bir çalışmada; şekerli ve tatlandırılmış içecekler içenlerin, içmeyen insanlara kıyasla % 56 daha yüksek NAFLD gelişme riski bulunduğunu göstermiştir.
Özet: Çok fazla şeker yemek, karaciğerde aşırı yağ birikmesi olan NAFLD’ye neden olabilir.
11)Diğer Sağlık Riskleri
Yukarıda listelenen risklerin yanı sıra şeker vücudunuza sayısız şekilde zarar verebilir.
# Böbrek hastalığı riskini artırır: Sürekli olarak yüksek kan şekeri seviyesine sahip olmak böbreklerinizdeki hassas kan damarlarına zarar verebilir. Bu, böbrek hastalığı riskinin artmasına neden olabilir.
# Diş sağlığını olumsuz yönde etkiler: Çok fazla şeker yemek oyuklara neden olabilir. Ağzınızdaki bakteriler şekerle beslenir ve diş demineralizasyonuna neden olan asit yan ürünlerini serbest bırakır.
# Gut oluşumu riskini arttırır: Gut, eklemlerde ağrı ile karakterize inflamatuar bir durumdur. Eklenen şekerler kandaki ürik asit seviyelerini yükselterek gut gelişimi ve kötüye gitme riskini arttırır.
# Bilişsel gerilemeyi hızlandırır: Yüksek şekerli ürünler hafızanın bozulmasına neden olabilir ve bunama riskinin artmasına neden olabilir.
Özet: Çok fazla şeker tüketmek bilişsel gerilemeyi hızlandırabilir, gut riskini artırabilir, böbreklerinize zarar verebilir ve oyuklara neden olabilir.
Umarım çeşitli kaynaklardan yararlanarak hazırladığım yazımı beğenmişsinizdir. Diğer insanların fazla şeker tüketmemesi ve zararları hakkında uyarılarınız varsa yorum bölümünden yazabilirsiniz.
Bende tüketmiyorum şeker fitness yaptığım için fakat bu zararları okuduktan sonra spor yapmasamda tüketmemem gerektiğini anladım..
Neredeyse her şeyi anladım ama depresyon riskini artırmasını anlamadım. Depresyona girenlere kendilerini mutlu edecek aktivite ve besinlere yönelmeleri önerilir. Şekerli ve çikolatalı besinler de özellikle bu yiyecekler sınıfındandır. Hatta bitter çikolatanın mutluluk hormonu salgılanmasına yardımcı olduğu bile uzmanlarca ispatlanmıştır.
Hakiki bitter çikolata ve mutluluk hormonu salgılanması doğru hocam. Fakat benim yazıda bahsettiğim şeker tüketimi bağımlılık derecesinde tüketmekle alakalı. That sugar filmini izlerseniz duygu durum bozukluğu ve depresyon ilişkisini göreceksiniz.
https://www.imdb.com/title/tt3892434/
Beyinde ani iniş çıkışlar bir süre sonra bağımlılık derecesinde ihtiyaç ister istemez sonu depresyona giden ruh haline neden oluyor.
That sugar film seni bu konu da aydınlatacaktır.