İşlenmiş Gıdaların Sağlığa Zararları

İşlenmiş Gıdalar - İşlenmiş Gıdaların Zararları

İşlenmiş gıdalar kötüdür. Obezite ve diğer hastalıklara yakalanma ihtimalini artırır. Peki, bir gıdanın işlenmiş olup olmadığını nasıl bilebiliriz? Bu yazımda doğal ve işlenmiş gıdanın farkından kısaca bahsederek işlenmiş gıdaların insanoğluna nasıl zarar verdiği hakkında bilgiler aktaracağım.

Doğal ve işlenmiş gıda
Doğal ve İşlenmiş Gıda

İşlenmiş” kelimesi genellikle karışıklığa neden olur; bu yüzden ne demek istediğimi açıklığa kavuşturmama izin verin.

Açıkçası yediğimiz yiyeceklerin çoğu bir şekilde işleniyor. Elmalar ağaçlardan toplanır, kıyma bir makinede öğütülür ve tereyağı sütten ayrılarak elde edilir.

Ancak mekanik işlem ile kimyasal işlem arasında belirgin bir fark vardır.

Kimyasal madde içermeyen, tek bileşenli bir gıda ise öğütülmüş olması veya bir kavanoza konması önemli değildir. Hala doğal ve gerçek gıdadır diyebiliriz.

Bununla birlikte kimyasal olarak işlenmiş ve sadece rafine edilmiş malzemelerden ve yapay maddelerden yapılmış yiyecekler genellikle işlenmiş gıda olarak bilinir.

İşlenmiş Gıdaların Sağlığınız İçin Zararlı Olduğuna Dair 7 Kanıt:

1-İşlenmiş Gıdalar Şeker ve Yüksek Fruktozlu Mısır Şurubu İçerir

İşlenmiş gıdalar genellikle sonradan eklenen şeker veya yüksek fruktozlu mısır şurubu ile yapılır.

Aşırı tüketildiğinde şekerin ciddi şekilde zararlı olduğu bilinmektedir.

Hepimizin bildiği gibi şeker “boş” kaloridir – temel besin değeri yoktur.

Ancak boş kaloriler şekerin zararlı etkileri söz konusu olduğunda aslında buzdağının sadece görünen yüzüdür…

Birçok çalışma, şekerin kalori içeriğinin çok ötesine geçen metabolizma üzerinde yıkıcı etkilere sahip olabileceğini göstermektedir. (Kaynak)

İnsülin direnci, yüksek trigliseritler, zararlı kolesterol seviyelerinin artması ve karaciğerde ve karın boşluğunda artmış yağ birikimine yol açabilir.

Şaşırtıcı olmayan bir şekilde şeker tüketimi; kalp hastalığı, diyabet, obezite ve kanser de dahil olmak üzere dünya üzerindeki en ölümcül hastalıklarla ilişkilidir.

Çoğu insan kahvesine veya mısır gevreklerine şeker koymadığı için sağlıklı tüketim yaptığını sanıyor. Fakat işlenmiş gıdalardan ve içeceklerden fazla miktarda şeker alıyor. Maalesef çoğu kişi farkında bile değil.

Sonuç: Şeker aşırı tüketildiğinde metabolizma üzerinde ciddi olumsuz etkilere neden olabilir.

2-İşlenmiş Gıdalar Aşırı Tüketim Yapılması İçin Üretiliyor

Hepimiz insan doğasının gereği olarak yemek yemek istiyoruz.

İştahımız tatlı, tuzlu ve yağlı yiyeceklere yöneliyor; çünkü bu tür yiyeceklerin hayatta kalmak için ihtiyaç duyduğumuz enerji ve besinleri içerdiğini biliyoruz.

Açıkçası eğer bir gıda üreticisi başarılı olmak ve insanların ürünlerini satın almalarını sağlamak istiyorsa sattığı şeyin tadı güzel olmalı.

Ancak bugün rekabet çok şiddetli… Birbiriyle amansızca yarışan birçok gıda üreticisi var.

Bu sebeple yiyecekleri mümkün olduğunca istenir ve kabul edilir hale getirmek için büyük kaynaklar harcıyorlar.

Birçok işlenmiş gıda beynimizi “kandıracak” şekilde üretiliyor.

İşin aslı işlenmiş gıdalar beynimiz için inanılmaz derecede ödüllendirici oluyor; düşüncelerimizi ve davranışlarımızı etkiliyorlar, sonunda hastalanana kadar yemek yiyoruz.

Sonuç: Gıda üreticileri yiyecekleri mümkün olduğunca “cazip” hale getirmek için büyük miktarda kaynak harcıyor ve bu da aşırı tüketime yol açıyor.

3-İşlenmiş Gıdalarda Yapay İçerikler Bulunur

İşlenmiş, paketlenmiş bir yiyeceğin içindekiler etiketine bakarsanız bazı bileşenlerin ne olduğu hakkında hiçbir fikriniz olmadığını anlarsınız.

Çünkü içerisindeki bileşenlerin birçoğu gerçek gıda değil … çeşitli amaçlar için eklenen yapay kimyasallar.

Yüksek oranda işlenmiş yiyecekler genellikle şunları içerir:

# Koruyucular: Gıdanın çürümesini önleyen kimyasallar.

# Renklendiriciler: Yiyeceklere belirli bir renk vermek için kullanılan kimyasallar.

# Lezzet Artırıcı: Yiyeceklere belirli bir lezzet veren kimyasallar.

İşlenmiş gıdaların etikette listelenmemiş düzinelerce ek kimyasal içerebileceğini unutmayın.

Sonuç: İşlenmiş gıdalar; aroma verici maddeler, renklendiriciler ve koruyucular dahil olmak üzere suni kimyasallar içerir.

4-İnsanlar Abur Cubur Bağımlısı Olabilir

İşlenmiş gıdaların “aşırı ödüllendirici” doğası bazı insanlar için ciddi sonuçlar doğurabilir.

Bazı insanlar kelimenin tam anlamıyla bu şeylere bağımlı hale gelebilir ve tüketimleri üzerindeki kontrolünü tamamen kaybedebilir.

Sonuç: Abur cuburlar birçok insanın beyninin biyokimyasını ele geçirebilir; bu da düpedüz bağımlılığa yol açabilir ve tüketimleri üzerindeki kontrolünü kaybetmelerine neden olabilir.

5-İşlenmiş Gıdalar Genellikle Rafine Karbonhidratlar İçerirler

Bazı insanlar enerji alımımızın çoğunun karbonhidratlardan olması gerektiğini düşünürken, diğerleri ise veba gibi kaçınılması gerektiğini düşünüyor.

Ancak hemen hemen herkesin kabul ettiği bir şey, bütün yiyeceklerden elde edilen karbonhidratların rafine karbonhidratlardan çok daha iyi olmasıdır.

İşlenmiş gıdalarda genellikle rafine çeşitlilik vardır. Doğada bulunmayan şeker ve nişasta formları kullanılır.

Basit” olarak adlandırılan karbonhidratlar sindirim sisteminde hızla parçalanır, kan şekeri ve insülin seviyelerinde hızlı artışlara yol açar.

Çok fazla rafine karbonhidrat yemek, olumsuz sağlık etkilerine ve birçok kronik hastalıklara yol açar.

Eğer karbonhidrat yiyecekseniz işlenmiş abur cuburlardan değil, bütün ve tek bileşenli yiyeceklerden tüketin.

6-İşlenmiş Gıdaların Düşük Besin Değeri Vardır

İşlenmiş gıdalar, işlenmemiş gıdalara kıyasla temel besin değerleri yönünden yetersizdir.

İşleme sırasında kaybolan içerikler nedeniyle gıdalara sentetik vitaminler ve mineraller eklenir. Sentetik besinler tüm yiyeceklerde bulunan besinler için iyi bir ikame değildir.

Ayrıca gerçek yiyeceklerin hepimizin bildiği standart vitamin ve minerallerden daha fazlasını içerdiğini de unutmayalım.

Bitkiler ve hayvanlar gibi gerçek besinler bilimin henüz yeni kavramaya başladığı binlerce başka besin içerir.

İşlenmiş gıdaları ne kadar fazla yerseniz vitaminlerden, minerallerden, antioksidanlardan o kadar yoksun kalırsınız.

7-İşlenmiş Gıdalarda Lif Oranı Düşüktür

Gıdalarda doğal olarak bulunan lif, işleme sırasında kaybolur veya kasıtlı olarak çıkarılır. Bu nedenle işlenmiş gıdaların çoğu lif bakımından çok düşüktür.

Az lifli – liften yoksun yiyecekler tüketmek zamanla kan şekerini düşürür, iştahınızı kontrol altına almayı zorlaştırır. Bu da doğal olarak daha fazla yeme ihtiyacı doğurur. Gelsin kilolar, kronik hastalıklar…

Mutlaka Okumalısın

Plütokrasi Nedir? - Plütokrasi yönetimi nedir? - Plütokrasi ile yönetilen ülkeler …

Plütokrasi

Eric Hoffer – Kesin İnançlılar kitabını okurken “Plütokrasi” kelimesi karşıma çıktı. Basit anlamda plütokrasi nedir …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

The reCAPTCHA verification period has expired. Please reload the page.