Hayatında her şeyin siyah ya da beyaz olduğunu düşündüğün oldu mu? Ya da bir gün gökyüzü masmavi, kuşlar cıvıldıyor gibi hissederken ertesi gün her şeyin karanlığa gömüldüğünü? İşte Borderline Kişilik Bozukluğu (BKB) tam da böyle bir şey. Duyguların uçlarda yaşandığı, ilişkilerin inişli çıkışlı olduğu ve kişinin kendisiyle bile barışamadığı bir durum. Ama korkma, bu yazıda hem bu bozukluğu anlamaya çalışacağız hem de biraz empati yapacağız. Çünkü anlamak, iyileşmenin ilk adımıdır.
Borderline Kişilik Bozukluğu Nedir?
Borderline Kişilik Bozukluğu, adından da anlaşılacağı gibi, kişilikle ilgili bir durum. Ama bu, kişinin “karakteri kötü” olduğu anlamına gelmiyor. Aslında bu bozukluk, kişinin duygularını düzenlemekte zorlanmasıyla ilgili. Duygusal dalgalanmalar , ani öfke patlamaları , boşluk hissi ve yoğun terk edilme korkusu gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Yani, bir gün kendini dünyanın zirvesinde hissederken, ertesi gün dipsiz bir kuyunun içinde bulabilirsin.
BKB’yi yaşayan biri için hayat, sürekli bir duygusal fırtına gibi. Bir düşün, denizin ortasında bir kayıktasın ve dalgalar seni oradan oraya savuruyor. İşte bu bozukluğu yaşayanlar için hayat tam olarak böyle hissettirebilir.
Belirtileri Nelerdir?
Borderline Kişilik Bozukluğu’nun belirtileri oldukça çeşitli. Ama en yaygın olanları şunlar:
- Duygusal dalgalanmalar: Bir anda mutlu, bir anda üzgün hissetmek. Duyguların kontrol edilemez bir şekilde değişmesi.
- Terk edilme korkusu: Birinin seni bırakacağını düşündüğünde aşırı tepkiler vermek. Bu, bazen gerçek bir terk edilme durumu bile olmayabilir.
- İlişkilerde iniş çıkışlar: İnsanları ya çok idealize etmek ya da bir anda gözden düşürmek. “Ya hep ya hiç” mantığıyla hareket etmek.
- Kendine zarar verme davranışları: Kendini cezalandırmak ya da duygusal acıyı fiziksel acıya dönüştürmek için yapılan eylemler.
- Boşluk hissi: Sanki hiçbir şeyin anlamı yokmuş gibi hissetmek. Bu his, bazen günlerce sürebilir.
- Kimlik karmaşası: “Ben kimim?” sorusuna net bir cevap bulamamak. Kendini sürekli farklı rollerde denemek.
Neden Olur?
Peki, bu bozukluk neden ortaya çıkar? Aslında tek bir sebebi yok. Genetik faktörler, çocuklukta yaşanan travmalar, aile içi ilişkiler ve çevresel etkiler bir araya gelerek bu durumu tetikleyebilir. Örneğin, çocuklukta yaşanan duygusal ihmal ya da istismar , kişinin ileride duygusal düzenleme becerilerini etkileyebilir. Ama unutma, bu bir “suçlama” değil. Kimse bu durumu kendi seçmez.
Borderline Kişilik Bozukluğu ile Yaşamak
BKB ile yaşamak zor olabilir, ama imkânsız değil. Öncelikle, bu bozukluğu yaşayan birini tanıyorsan, ona karşı sabırlı ol. Çünkü bu insanlar genelde kendilerini bile anlamakta zorlanıyorlar. Onlara “abartıyorsun” ya da “kendine gel” demek yerine, “Seni anlıyorum” demek çok daha etkili olabilir.
Eğer bu bozukluğu sen yaşıyorsan, yalnız olmadığını bil. Psikoterapi , özellikle de Diyalektik Davranış Terapisi (DBT) , bu bozukluğun tedavisinde oldukça etkili. Ayrıca, duygularını yazıya dökmek, meditasyon yapmak ya da bir hobi edinmek de sana iyi gelebilir. Unutma, bu bir süreç ve her adım önemlidir.
Toplumdaki Yanlış Algılar
Maalesef, Borderline Kişilik Bozukluğu hakkında birçok yanlış bilgi dolaşıyor. İnsanlar genelde bu bozukluğu yaşayanları “manipülatif” ya da “dengesiz” olarak etiketliyor. Ama gerçek şu ki, bu insanlar sadece duygularıyla başa çıkmaya çalışıyorlar. Onları yargılamak yerine anlamaya çalışmak, hem onlar hem de toplum için çok daha faydalı.
Sonuç: Empati Her Şeydir
Sonuç olarak, Borderline Kişilik Bozukluğu, hem yaşayan kişi hem de çevresindekiler için zorlayıcı bir durum. Ama bu, bir son değil. Doğru destekle, terapiyle ve sabırla bu durumla başa çıkmak mümkün. Unutma, herkesin bir hikayesi var ve kimse mükemmel değil. Önemli olan, birbirimize karşı empati göstermek ve destek olmak.
Hayat, bazen sınırda yaşamak gibi hissettirebilir. Ama unutma, her fırtınanın ardından güneş doğar. Ve sen, bu fırtınayı atlatacak güce sahipsin.