Türk Halkı ve Kültürüyle İlgili Bilgiler

# Birisi intihar etmeye çalıştığında diğerleri intiharı cesaretlendirir. Sanırım birinin gerçekten intihar edeceğine inanmıyoruz.

# Biri hapşırdığında diğerleri “uzun ömür yaşa” anlamına gelen “çok yaşa” diyor. Bu söylem İslam öncesi zamanlardan geliyor. Şaman Türk kültüründe insanlar ruhlarının bir kısmını kaybettiklerine ve her hapşırmayla hayatın kısaldığına inanırlardı. Bundan kaçınmak için diğerleri “çok yaşa” derdi.

# İnsanlar rakı içtiklerinde “şerefe” derler. Ama o an daha samimi ya da gerçekten sevgi dolu olmak istiyorlarsa “bu bizim en kötü günümüz olabilir mi?” anlamına gelen “en kötü günümüz böyle olsun” diyorlar; yani hayatımızın diğer tüm günleri bu andan daha güzel olacak. Bunu söylemek biraz tuhaf çünkü o anda aslında çok eğleniyorsunuz.

# Boş bir kahve fincanının içine bakarak falcılık yapmak. Aslında kimse buna inanmıyor ancak Türk halkı tarafından çok yaygın olarak yapılıyor. Bir yetişkin oyunu gibi düşünün. Bir arkadaşınızla Türk kahvenizi içtikten sonra fincanınızı ters çevirip soğumaya bırakın. Ayrıca soğuma süresini kısaltmak için en üste bir bozuk para koyabilirsiniz. Sonra fincandaki birbirinizin kahve-telve izlerini okuyup yorumlamaya çalışıyorsunuz. Birbirinizin falcısı oluyorsunuz. Örneğin; çıkan simgelerde bir kuş şekli görürseniz kahveyi içen beklenmedik bir yolculuğa veya tatile gidecektir. Söylenecek her şey falcının hayal gücüne bağlı.

# Özellikle yaşlılar biraz batıl inançlıdır. İslam öncesi / şaman dönemlerden gelen bir diğer inanç ise “nazar”dır. Resimdeki bu tılsımın bizi kötü veya kıskanç bakışlardan koruyacağına inanıyoruz. İnsanların bizi kıskanmamasını istiyoruz. Kıskançlıkları bize zarar verebilir diye düşünüyoruz. Resimdeki göz şekli nazar değil – koruyucu gözdür. Bu muhtemelen Türk mitolojisindeki göklerin iyi tanrısı Ülgen Bey’in gözü…

# Kötü bakışlardan korunmanın daha güçlü bir yolu var; “kurşun dökmek” adlı küçük bir ritüel. Çocukken bana ve kız kardeşime birkaç kez yapıldı. Benim için eğlenceli bir oyun gibiydi. Tam olarak şöyle görünüyor:

# Bir arkadaşınız-akrabanız evinize gelirse ve saat 22:00’da kapı zilini çalarsa onları reddedemezsiniz. ABD veya AB ülkelerindeki insanlar muhtemelen “Yarın gel” derdi; ancak Türkiye’de biri böyle bir yanıt alırsa diğeri “Ne diyorsun oğlum, kapıyı aç lan” der.

# Gün…  Bu para biriktirme konusunda güçlük çeken insanlar için en iyi şeydir. Diyelim ki bunu yapmak isteyen 10 arkadaşınız veya 10 meslektaşınız var. Katılanlar arasında rastgele bir sıra oluşturursunuz. Her ay siz ve diğer insanlar diyelim ki ekibinizden birine (hangisinin sırasıysa) altın verir. Yani sıra size geldiğinde 9xaltın alıyorsunuz. Genellikle yabancılarla yapamazsınız, ödemelerin sorunsuz olması çok önemlidir.

# Hala var olan bir başka şaman geleneği bitkiyi üflemeden önce bir dilek tutmaktır.

# Cenaze töreninin 40. gününde cenaze sahibi, misafirlere çeşitli yemekler hazırlayıp ikram eder.

# Türkiye’de kedi ya da köpek olmak Hindistan’da inek olmak gibidir. Ancak kedi / köpek olayı dini değildir. Daha çok kedi bir komşuya sahip olmak gibidir. Özellikle kediler ukala ve kendinden emindir. Bazı insanlar başıboş hayvanlardan nefret ediyor ancak nüfusun çok büyük kısmı aslında başıboş hayvanlara sahip olmayı, onları beslemeyi, kedilerin çoğu onlara dokunmanıza izin vermiyor olsa bile onları seviyor.

# Toplu taşıma genellikle sessizdir çünkü insanlar gizlilik nedeniyle yabancıların yanında birbirleriyle konuşmak istemezler.

# Çocukken aya “Büyükbaba ay” anlamına gelen “Ay dede” derdik. Çoğu insan sebebini umursamıyor; sadece aya dede demenin sevimli olduğunu düşünüyorlar. Ancak asıl sebep Türk mitolojisinin bir varlığıdır. (Ay Ata, Ay Dede, Ay Tanrı)

# Halen çok yaygın olan bir başka şaman geleneği de veda edilen kişinin / arabanın / otobüsün arkasına biraz su dökmektir. Bu ritüel “su gibi gidin, güvenli ve sağlam bir şekilde geri gelin” anlamı taşır.

# Karınıza / arkadaşınıza / kız kardeşinize / babanıza bıçak veya makas verirseniz bıçağa tükürmelisiniz. Aksi takdirde yakın gelecekte o kişiyle büyük bir kavga yaşarsınız. Bu arada sahte bir tükürük, insanlar gerçekten tükürmüyor.

# Türklerde yaşlılara saygı başka bir seviyededir. Toplumda saygı görmek istiyorsanız yapmanız gereken tek şey yaşlanmaktır. Yaşlı insan herhangi bir konu hakkında en boktan fikirlere ve düşüncelere sahip olabilir, gençler gerçekten aynı fikirde olmasalar bile kabul etmiş gibi başlarını sallarlar.

# Gömülmeden önce ruhu sağlam tutmak için ölü kişinin vücuduna bıçak koyarız. Yine Şaman geleneği… Dünyanın eski acımasız günlerinde bıçak yerine kılıç koyulurdu. Ayrıca ağzını kapalı tutmak için ölü kişinin başına-çenesine bir çarşaf bağlarız. Ruhu sağlam tutmak ve uçup gitmesini önlemek için.

# Başka bir şaman geleneği; öpücük sesi çıkarırken kendi kulağınızı biraz çekip kötü bir şey veya deneyimlemek istemediğimiz bir şey hakkında konuşurken tahtaya vurmaktır. Bu çok yaygındır. Ahşap kapı, masa, herhangi bir şey olabilir. Eskiden insanlar yabancı bir ormana, terkedilmiş veya tuhaf bir yere giderken ses çıkarmak için ağzı / sesi ile ses çıkarır, ağaçlara vururlardı. Bu temelde iyi doğa ruhlarının yakın olduğunuzu bilmesini sağlamanın bir yoludur; böylece yardıma ihtiyacınız olduğunda doğa yardımcı olabilir.

# Mezarlıklarda su için küçük saksılar yapıyoruz. Türkler, ruhların susayabileceğine inanırlardı ve ayrıca suyla kuşları çekmek önemlidir. Çünkü ruhunuzun gökyüzüne çıkmasına yardımcı olurlar. Sanırım bugün çoğu insan hatta mezarlık görevlileri bile kökeninin nereden geldiğini bilmiyordur. Aşağıdaki resimdeki tüm mezarların ayak tarafında mermer bir su kabı olduğunu görebilirsiniz.